30 Haziran 2009 Salı

MISRİ CAMİİ


Afyon'un Kuzeydoğusunda Mısri mahallaesinde yer alan eser,1483 yılında Kasım Paşa tarafından yaptırılmış,tek kubbeli, ilk Osmanlı mescidleri tipinde küçük bir eserdir.Evliya çelebi Seyahatnamesinde Abdürrahim Efendi Camii adıyla geçmektedir.Halk arasında Mısri Sultan,Mısırlı Camii yada Kasım Paşa adlarıylada söylenmektedir.Mimari özelliklerine bakıldığında bu günkü şeklini dört aşamada almıştır.Kasım Paşa Mescidi,muhtamelen türbenin inşaası sırasında,küzey batı köşesinde bir minare ilave edilmek suretiyle camiye çevrilmiştir.Bugün caminin avlusunda ve çevresinde,eski halinden kaldığı söylenen sutün parçaları ile beş adet mermer sutun başlığı ve kaidesi bulunmaktadır.Caminin güney doğusunda bulunan kubik türbe kare planlı ve tek kubbelidir.Türbeye hem önündeki hacim,hemde yan harimden geçilmektedir.Burada iki mezer bulunmakta,bunlardan birisi Abdürrahim Mısri Hazretlerine,diğeri ise Kasım Paşanın oğlu Celebi Sultana aittir.Şimdiki haliyle batı cebhesinin ortasına bitişik minare,kare prizma kaideli,kısmen silindirik,kısmen yivli gövdeli ve tek şerefelidir.Tamanen çini mozayiklarla kaplı mihrap Anadolu Selçuklu devri özellillerini yansıtır.

24 Haziran 2009 Çarşamba

Ferdi Tayfur Afyon'a geliyor


7-8-9 Ağustos 2009 tarihlerinde yapılacak olan 25. Geleneksel Kaymak Festivaline katılacak sanatçılar belli oldu. Kaymak Festivali için arabesk müziğinin gönüllere taht kurmuş ismi Ferdi Tayfur’da sahne alacak. Bolvadin İlçesi’nde Ağustos ayı’nda yapılacak olan Geleneksel Kaymak Festivalinde sahne alacak sanatçılar belli oldu. Tertip Komitesi tarafından yapılan açıklamada 7 Ağustos Cuma günü 1 Halk Müziği 1 Pop Müzik ve 1 Sanat müziği sanatçısının yanı sıra son yılların en dikkat çeken sanatçılarından olan Ahmet Şafak’ın sahne alacağı belirtildi. FESTİVAL DOLU DOLU GEÇECEK Komite 8 Ağustos Cumartesi günü ise Ankaralı Yasemin ve Arabesk Müziğin vazgeçilmez isimlerinden Ferdi Tayfur’un Bolvadin’e misafir olacağını açıkladı. Bu yıl dolu dolu bir program yapılacağı ve müzik-eğlencenin yanı sıra kültürel ve sosyal programlarla etkinliğin son yıllardaki en kapsamlı faaliyet haline getirileceği belirtildi.Kaynak Afyon haber

21 Haziran 2009 Pazar

Yunus Emre Sandıklı*da anıldı

Büyük Türk Düşünürü ve Halk Ozanı Yunus Emre ile Hocası Tabduk Emre, kabrinin bulunduğu Sandıklı İlçesinde düzenlenen etkinliklerle anıldı "Yunus'a ne kadar sahip çıkabiliyoruz" Sandıklı Belediyesi'nin katkılarıyla Yunus Emre Mahallesi'nde bu yıl 9. gerçekleştirilen anma töreni Yunus Emre ve Hocası Tabduk Emre'nin mezarları başında dua edilerek başlandı. Burada konuşan Sandıklı Belediye Başkanı İsmail Elibol, ''Yunus'un köyünden olmak ayrı bir şeref, yolunda olmak başka bir mutluluktur'' dedi. Elibol, "Bugün burada büyük gönül insanı, sevgi timsali, Allah dostu Yunus Emre ve hocası Tapduk Emre'yi bir kez daha yad etmek için bir araya geldik. Buradan Yunus'un hemşerilerini sevgi ve muhabbetle selamlıyorum. Sandıklılı olmaktan, Yunus'un hemşerisi olmaktan kıvanç duyuyorum. Yunus'un sevgi çemberi içersinde bir araya gelen siz değerli hemşerilerime içtenlikle söylüyorum ki, Yunus'un köyünden olmak ayrı bir şeref, yolunda olmak başka bir mutluluktur. Bizler yaşayış tarzımızla Yunus'a ne kadar sahip çıkabiliyoruz sorusunu kendimize sormalıyız. Dudaklarımızdan sevgi kelimeleri dökülmeli, elimiz cömertlikten yana açılmalıdır. Yunus'un hemşerilerine de ancak bu yakışır" dedi. İlk kez bilimsel olarak ele aldık Yunus Emre ve hocası Tapduk Emre'yi anma etkinliklerini tam dokuz yıldır yapıldığını belirten Elibol, "Dokuz yılda kat ettiğimiz mesafeyle bu günlere geldik. Bu yıl yaptığımız etkinliklerde dün akşam Ticaret ve Sanayi Odası Lokalinde ilk defa bir Yunus Emre Çalıştayı yaptık. Bu çalıştaya katılan değişik Üniversitelerden öğretim görevlileri, araştırmacılar tarafından Yunus Emre ve hocası Tapduk Emre'nin Sandıklı'da olduğuna dair çok sayıda belgeler açıklandı. İlk defa Sandıklı ve Yunus Emre'yi bilimsel olarak ele aldık. Bundan sonra bu belgelerle Yunus ve hocası Tapduk Emre'nin Sandıklı'da olduğunu duyuracağız. Bundan sonraki etkinliklerimiz bilimsel olarak devam edecektir. Yine bu akşam düzenleyeceğimiz Yunus Emre şiir akşamlarında da şairlerimiz şiirleriyle Yunus'un sevgisini bizlere yaşatacaklar. Önümüzdeki yıllarda anma etkinliklerini uluslararası boyuta taşıyacağız" şeklinde konuştu. Son yıllarını Sandıklı'da geçirdi Türk Halk Kültürü Araştırmaları Kurumu Başkanı İrfan Ünver Nasrattınoğlu da Yunus Emre'nin mezarının Sandıklı'da olduğunun ellerindeki belgelerle anlaşıldığını ifade etti. Nasrattınoğlu, Yunus Emre'nin çok seyahat ettiğini belirterek, şöyle konuştu: ''Yunus'un yaşadığı yüzyılda Sandıklı, şairi cezbedecek dini ve mistik bir çevre hüviyetindedir. Başta Hacı Bektaş Veli'nin halifelerinden Hacım Sultan olmak üzere bugün Sandıklı'da 56 şeyh ve yatır vardır. Bunların çoğu 13. yüzyıl sonlarına doğru Sandıklı'ya gelmiş ve yerleşmiştir. Bazıları Horasan erlerindendir. Birçoğunun da tekkeleri vardır. Sandıklı şairlerinden Şeyh Hamza'nın 1758 yılında yazdığı uzunca bir manzumesinin bazı mısraları Yunus'u anlatmaktadır.'' Nasrattınoğlu, Yunus Emre'nin son yıllarını Sandıklı'da mezarı bulunan hocası Taptuk Emre'nin yanında geçirdiğini, bunun kayıtlarda yer aldığını söyledi. Konuşmaların ardından ise törene katılan konuklara, Yunus Emre parkında etli pilavdan oluşan Yunus aşı ve ayran ikram edildi. Daha sonra yürüyüşe katılanlar arasında çekilen kura sonucu 3 kişiye Sandıklı Belediye Başkanı İsmail Elibol, İlçe Milli Eğitim Müdürü Cevdet Bulur ve İlçe Müftüsü İsmail Keskin tarafından çeşitli hediyeler verildi. Şiir sunumu yapıldı Etkinlikler kapsamında, kompozisyon, şiir ve resim yarışmalarında dereceye giren öğrencilere protokol üyeleri tarafından ödülleri verildi. Ödül alan öğrenciler şu isimlerden oluştu; "Büşra Özen, Feyza Kocagöz, Betül Karaslan, Betül Utsal, Deniz Yıkıldım, Dilek Mangal, Sezer Işık, Sümeyye Karakuz, Ayşe Kahraman, Selma Eren, Ceren Hazal Öztürk ve Ali Öksüz" ardından şairler tarafından Yunus Emre'nin şiirlerinden oluşan şiir dinleti sunumu yapıldı. Programın sonunda ise Belediye Başkanı İsmail Elibol tarafından Şairlere Yunus Emre'nin büstü hediye edildi. Kaynak Kocatepe Gazetesi.

14 Haziran 2009 Pazar

Afyonkarahisar'da Tarihi Mescitler


YUKARI PAZAR MESCİDİ:Afyon,daki Secuklu eski Eserlerinden biri de Yukarı Pazar Mahallesi'ndeki Yukarı Pazar Mescididir.Kitabesine göre 1264 yılında yaptırılan bu mescid,kare planlı ve kubbeli basit bir yapıdır.Sol duvarına bitişik taş ve tuğla örğülü bir minaresi vardır.Gerek mimari uslubu,gerekse iç ve dış süslemeleri yönünden hiç bir özelliği yoktur.

KUYULU MESCİD

Afyon'daki Kuyulu Mescid,kare planlı ve tek kubbeli Selcuklu Mescidleri üslubundadır.13.yy.lın sonlarında yaptırıldığı sanılmaktadır.Kuzey doğu köşesinde yer alan tuğla örğülü minaresi tipiktir.Minarenin kaidesinde bir sıra taş ve iki sıra tuğla kullanılmış olup yıldız vari üçgen dolgularla silindirik gövdeye geçilmektedir.Gövde baklava şeklinde frize renk tuğlalar kullanılmıştır.

KUBBELİ MESCİD:

Afyon'da Beylikler dönemine ait Kubbeli Mescid,M,1331 yılında Sahipata oğlu Nusretuddin Ahmet bin Mehmet'in emriyle idris oğlu Hacı Ali tarafından yaptırılmıştır.Kitabede geçen Nusretuddin Ahmet bey,Sahip Ata Oğullarından Şemseddin Mehmet beyin oğlu ve Gerniyan oğlu 1.Yakup Beyin damadıdır.Kare pilanlı ve tek kubbeli basit bir yapıdır.Dıştan onikigen kasnağa oturan kubbenin ve kasnakla duvarların üst kenarları arasıda kalan kısımların üzeri kiremitle kaplanmıştır.İlk haliyle minaresiz olması gereken mescidin kuzey duvarı ortasına geç dönemde oturtulan ahşap minare kaldırılarak,yakın zamanlarda yapıldığı düşünülen kağir,silindirik gövdeli,tek şerefeli minare inşa edilmiştir.En büyük özelliği kuzeyde,sivri kemerli süt beyazı mermer profil çerçeveli ahşap kapı kanatlıdır.Agaç oymacılığının gecme işciliğinin güzel bir örneğidir.İki ahşap bloktan meydana getirilen kapı kanadının ortasındaki dairevi madalyon alt ve üsttekiler geniş,yandakiler dar olmak üzere dört taraftan bordürlerle sınırlanmıştır.Alt ve yan bordürerin yüzeyi kıvrım dalı rumi palmet motifleriyle süslenmiştir.Üstteki bordürde nesih yazıyla,onlara söyle denir;Siz ve eşleriniz kutlulukla ve sevinerek cennete giriniz,ayeti işlenmiştir.Beşgen ve yıdız formla geometrik geçmelerin arasında kalan yüzeyler,kıvrım dallı rumi motiflerinden oluşmuştur.Afyonda ayrıca,Beylikler dönemine ait1355 yılında yaptırılan Arasta Mescidi,1397 yılında yaptırılan Kabe Mescidi ve yine 1397 yılında yaptırılan Akmescid bulunmaktadır.Beylikler döneminin kare planlı ve tek kubbeli,kuzeyinde eyvanı yer alan bu yapıların süsleme yönünden hiçbir özelliği yoktur.

12 Haziran 2009 Cuma

Afyonda Caz Festivali Sona Erdi




Bir Hazirada başlayan 8 hazirada sona eren Klasik müzik ve Caz Festivali. Cek Cumhuriyeti ve diğer Avrupa kentlerinden çok sayıda sanatcı,bu çerçevede Afyonkarahisar'a geldi 2006,2007,2008 ve bu yıl yapılan Klasik Müzik ve Caz Festivalleri'ne katılarak konser verdiler.Festivallerin sosyal hizmet,eğitim ve kültürler arası iletişim boyutlarını çok iyi anlayan ve benimseyen sanatcılar,Afyon'un köy ve kasabalarındaki okullarada gönüllü olarak giderek buralarda workshoplar ve şöyleşiler gerçekleştirdiler.Prag'lı Müzisyenler'in Afyonkarahisar'da verdikleri konserler de kentte ilğiyle karşılandı.Konserlerin sanatsal düzeyi'de konserleri izleyen eleştirmen ve sanatcılardan büyük övgüler aldı.Bazı eleştirmenler,Türkiye'nin kültür başketti İstanbul'da dahi böyle deneysel öncü konserlere pek fazla rastlanmadığını belirttiler.Kişisel çabalar ve iyiniyet ile gerçekleştirilen Afyonkarahisar-Prag müzik ve sanat işbirliğimde her yıl katılan müzisyenlerin ve verilen konserlerin sayısı artıyor.Kısıtlı ekonomik inkanlara karşın bu yılda bu işbirliği gelişerek devam etti.Afyonkarahisar Festivalleri'nin şindiki hedefi,önümüzdeki yıl yapılacak onuncu yılı en anlamlı ve coşkulu biçimde gerçekleştirmek. Önümüzdeki yıl boyunca Praglı müzisyen dostlarımıla bizleri yoğun bir yıl bekliyor.Görüntüleri konser verilirken kalabalıktan çekemedim bende Purava yaparlarken çektim.

8 Haziran 2009 Pazartesi

İĞDE DEDE TÜRBESİ


Arkadaşımla Afyonkarahisar'ın tarihi mekanlarını ve Tarihi evlerini gezerken şimdiye kadar adını duymadığım bir Türbeye uğradık.Arkadaşınım anlattığına göre Şavaş Ay da burada çekim yapmış.İğde Dede Türbesi Türbe kayanın yan tarafı oyularak yapılmış.Kayanın içinde çıplak gözle de görülüyor.Türbeye yaklaşırken sizleri mis gibi İğde kokuları karşılıyor.Afyon'a kuş bakışı baka bilirsiniz.Hıdırlığın Altında ben bir Afyonlu olarak böyle bir çok yerin olduğunu bilmiyordum.Geze geze öğrendim.Arkadaşımın anlattıgına göre evlenecek vakte gelen genç kızları cuma günleri türbeye getirip dilek deletirlermiş.Allah da burada yatan zatın hürmetine dileklerini kabul edermiş.Tabiki Herşeyi Allahtan dilemeliyiz.Dua ederken Allahın burada yatan Evliyanın hürmetine dualarımı kabul'et diyerek dua etmeliyiz.Yoksa İğde Dede benim dualarımı kabulet ben iyi bir eş bulayım diyerek dua edilmez bu şekilde edilen dua Allah korusun adımı dinden çıkarır.Çümkü Allaha şirk koşmak olur.Herşeyi Allahtan dileyip orada yatan zatın hürmetine dualarımı kabul et denir.Allahta Evliyanın hatırına belki dualarımızı kabul eder.İgde Dedeye gitmek için İmaret Camisinin yantarafından Hıdırlık yolundan gidilir.

3 Haziran 2009 Çarşamba

Tavuk Gübresinden Elektrik

Afyonakarahisar'a tavuk gübresinden elektrik üretilecek biyogaz enerji santrali yapılacak.Santral,Afyonkarahisar'ın elektrik ihtiyacının yüzde 4'ünü karşılayacak.Asmaz Enerji İletişim ve Enerji Yönetim kurulu Başkanı Mehmet Akif Asmaz,Afyonkarahisar Ticaret ve sanayi Odası (ATSA) İle Cevre ve Orman İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen Türkiye'de Enerji Politikası ve Yenilenebilir Enerji Kaynakları konulu toplantıda biyogaz enerji santrali porojesinin tanıtımını yaptı.Afyonkarahisar'da Türkiye'nin tavuk gübresinden elektrik ve ısı ilk biyogaz enerji santralini Afyon Güçbirliği Şirketi ile birlikte kuracaklarını bildirenAsmaz,buradan üretecekleri enerji ile şehrin yılık elektrik igtiyacının yüde 4'ünü karşılayacaklarını söyledi.Asmaz,tavuk gübresinden her saat 1 megawatt elektrik,binyüz kilowatt ısının yanısıra 35 ton katı,45 ton sıvı tarında kullanılmaya uygun kokusuz gübre üertileceğini kaydetti
Asmaz,Güçbirliği'nin 2 milyon yumurta tavuğundan günlük 100 ila 130 ton tavuk gübresi elde edildiğini anlattı.Yumurta paketleme tesisinin yanına bir organik gübre tesisi ve yumurtaların anbalajlanmasında kullanılan viyol üretim tesisinin de yatırımına başlandığını aktararan Asmaz,şirketin 2004 yılından itibaren tavuk gübresinin organik gübreye dönüştürerek Bioplus adıyla sattığını ifade etti.kaynak zaman